pink-hearts-17347

Bütünün Işığında

İlkokulda hepimiz yapmışızdır o deneyi herhalde…
Hani bir renk panosu vardır, yuvarlak, düğmesine basınca dönmeye başlar. Üstünde gök kuşağının tüm renkleri çok belirgindir, ama dönmeye başladığında sadece beyaza dönüşür. Hepimiz sanki o renkten o sakinliğe geçişte ilk ‘nasıl yani?’ şokumuzu yaşamışızdır okulda…

Nerden aklıma geldi bu şimdi? Donald Neale Walsch, Tanrıyla Sohbetler kitabının yazarı, kitabında bunu bir benzetme olarak kullanmış. O benzetme de beni kafamda bambaşka yerlere götürdü.

Lafı çok uzatmayacağım… Gerçek kimliğinizle, bembeyaz ruhunuzla, gerçek bütününüzle saf beyazınızı yaşamak istiyorsanız; her parçanızı sahiplenmelisiniz, en çok da kimsenin sevmeyeceğini sandığınız karanlık yanlarınızı. İlk önce siz seveceksiniz.

İçinizde olan her renginizi sahiplenmediğiniz sürece ‘ Ben’ diye ortada dolasan şey sadece bir suret.

Ne demek ‘’kimseyi öldüremem ben bir ışık savaşçısıyım, sevgiyim ben sadece’’Gözünüzün önünde en sevdiğinize zarar vermeye çalışsında, bakın nasıl dönüşüyorsunuz bir pantere…Ne demek kızamam ya da hiçbir kızgınlık beslemiyorum hayata?? İnanıyor musunuz gerçekten bu yalana?

Bunun gibi… O kadar zıtlığı da taşıyorsunuz ki en derinlerinizde. Zaten insan olmanın zenginliği de bu değil mi özünde?

Her parçanı bilmek, sahip çıkmak ve seçim yapmak . Kaçmak ve yok saymak değil ama.

Kendi kendinizi tanımladığınız her sıfatı bulun… Yazın bir kenara… Karşılarına da en zıt sıfatları yazın. Ve bana inanın; ikisi de sizde mevcut. Siz sadece bir seçim yapıp diğeriyle yaşamayı seçmişsiniz ve istediğiniz her an bu seçimi değiştirebilirsiniz.

Ama sadece hepsini tamamen görüp, tek tek onurlandırdığınızda; onların bütünün parçası olduğunu, tek birinin bile eksikliğinde tam olunmayacağını, muazzamlığın burada olduğunu, hepsinin bir diğeri kadar mühim, önemli, güzel ve değerli olduğunu anladığınızda düğmeye basma ve bembeyaz olma hakkınız var bu oyunda…

Bir deneyin dediğimi…Hani isterseniz…
Ne kadar zengin olduğunuza şaşırabilirsiniz günün sonunda….

Banu

Aralık 2009