Hayatımıza katacağımız minik çalışmaları, rutinimizi değiştirmeye izin verdiğimiz yeni ve belki daha farkındalıklı seçimleri, çok zamanımızı almayacak ama hayatımızda yaşamsal ve duygusal açıdan çok fark yaratabilecek tatlı küçük çalışmaları bir araya toplayayım, bilenlere hatırlatalım, bilmeyenlere gösterelim diye her gün Hayat Dönüştürücü Mini Egzersizlerden birini buraya yazarak, elimden geldiğince hepsini bir araya toplamaya karar verdim.

Yaparken çok da emeğinizi harcatmayacak, fazlaca zamanınızı almayacak, ama yaptıkça hayatınızı değiştirecek egzersizlerden bugün ( belki de yarın sabah ) ne var derseniz:

Yataktan kalktığımızda bir nefes almayı hatırlıyoruz ve güne başlamadan bedeni güne hazırlamak için güzelce esniyoruz- geriniyoruz…

Neredeyse bütün gün kaç – savaş ta yaşayan zihin, sürekli ve hiç durmadan buna uygun kimyasallar üretiyor bedende. Ve kaçmak – koşmak – savaşmak için üretilen bu kimyasallar genelde biz bilgisayarın karşısında-arabanın içinde- toplantı salonunda- çocuğun veli toplantısında otururken üretildiğinden, bedende kitlenmeye ve birikmeye başlıyor.

Tavuk mu yumurtadan, yumurta mı tavuktan denkleminin kısır döngüsünü biz içinde yaşadığımız bedende de çok yaşıyoruz; üretilen kimyasallar bedende asidik ortan yaratıyor, asidik ortam toksinle birleşiyor , o kendini negatif duygu ile tamamlıyor ve kursal üçgeni kurdukları anda bedendeki yerlerini alıyorlar. Hangisi önce tetiklendi ve çemberi döndürdü çok da fark etmiyor bu süreçte, sonuçta beden toksik yükünü arttırıyor.

Önce bedeni toksik yüke maruz bırakabiliriz?

Önce toksik düşüncelere çekilebiliriz?

Toksik duyguları havalandırabiliriz?

Çok da fark etmiyor..

Süreç başladığı zaman hepsi birbirini takip etmeye başlıyor…

Biz ne yapabiliriz bu bilgiyle?

Süreci terce çevirebiliriz; bedeni rahatlatabiliriz, o zihni rahatlatabilir, o duygulara bi rahatlama verebilir, o çekildiğim duygu ve durumları ve düşünceleri değiştirebilir ve daha yüksekten seçimlere doğru çekilebilir… Anladınız matematiği…

O yüzden bugün yataktan kalkar kalkmaz en hızlı fırlayışımızı yapmayacağız..

Ve hatta alarmla oynamasak da ne güzel olur…

Önce yatakta bir iki rahat nefes alıp bedende olduğumuz farkına varıp bedenimizi hissetmeye, nefesin derimizine etrafındaki havadan akciğerlerimize yolculuğunu fark ettiğimiz 1-2 dakika kendimize vereceğiz…

Ve sonra…

Aynı bebeklerin yeni uyandıklarında yaptıkları gibi, esnemeye ve gerinmeye izin vereceğiz…

Bütün kaslar, bütün vücud, sanki hem iç organlarınıza yollayabildiğiniz kadar havayı yollayıp hem de tüm kaslarınızı bilinçli olarak esneterek güne başlayacağız…

Bu kısa ve uzun vadede ne işe yaratacak?

-Gün içindeki stres seviyenizi düşürmenize destek verecek,

-Bedende negatif yükün zaman içinde birikimini zorlaştıracak ve de- ya da- birikmiş olanların tutulumunu zorlaştıracak,

-Beden sağlığını destekleyecek,

-Bağışıklık sistemini güçlendirecek,

-Daha huzurlu olay ve kişilere çekilmenizi kolaylaştıracak,

-Daha bedende olduğunuzdan daha net kararlar verebilmenizi ve verdiğiniz kararların arkasında daha kolay durmanızı sağlayacak, gibi gibi gibi…

En çok 2 dakikanızı alacak nur topu gibi bir çalışmanız daha oldu…

Umarım keyfiyle hayatınızın rutini olur…

Sevgimle,

Banu